- pişmek
- انطبخنضج
Türkçe-Arapça Sözlük. 2009.
Türkçe-Arapça Sözlük. 2009.
pişmek — nsz, er 1) Ateşte, fırında, kaynar suda veya yağda ısı etkisiyle yenilebilir duruma gelmek Börek geç pişer. 2) Isıtma sonucu belirli bir kullanıma uygun duruma gelmek Tuğla, çanak çömlek özel ocaklarda pişer. 3) Meyve olgun duruma gelmek ... yere … Çağatay Osmanlı Sözlük
ilbarmak — pişmek, yanmak, yakılmak, suyun hararetinden kabarcık peyda etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
pışmak — pişmek, olmak, kımız tulumıınu olması için sallamak. I, 169; I I, 12,120; III, 321, 382 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
TANAZZUC — Pişmek. * Olmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İNTIBAH — Pişmek, pişirilmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
cızır cızır — zf. Cızır sesi çıkararak (pişmek, kızarmak vb.) … Çağatay Osmanlı Sözlük
kaynamak — nsz 1) Bir sıvı, sıcaklığı belli bir dereceyi bulduğunda buhar durumuna geçerek fokurdamak Su, 100 °C de kaynar. 2) Yiyecek, içecek pişmek, haşlanmak Doktorun sade kaynamış kahvesini söylemesini bekledi ve garson gider gitmez konuştu. T. Buğra 3) … Çağatay Osmanlı Sözlük
kızarmak — nsz 1) Kırmızı veya ona yakın bir renk almak Nihat, yüzü kızarmış, alçak sesle söylendi. P. Safa 2) Bazı sebze ve meyveler olgunlaşmaya başlamak, olgunlaşmak Domatesler kızardı. 3) Utanç, öfke vb. duyguların etkisiyle, kanın yüze hücumu sonucu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
pişme — is. Pişmek işi Şef, gayretli bir adamdı. Pişmeye muhtaç olan parçaları durmadan tekrar ettiriyor... R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
ateşe vurmak — bir yemeği pişmek üzere ocağa koymak Taş ocağın üstünde, ateşe vurduğu güveçten, kaynayan etin kokusu geliyordu. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
çaglanmak — börtmek; yarı pişmek (et) II, 245 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini